Merhaba! Ben Melike, bu blogun sahibiyim. Benim hakkımda daha fazla şey öğrenmek mi istiyorsunuz? Size hemen kendimden bahsedeyim. Bu sayfada, Melike Dede’nin kim olduğu ve ne yaptığı konusundaki sorularınıza cevap bulacaksınız.

Ancak, lütfen unutmayın ki bu sabit bir sayfa ve hayat sayfayı güncel tutabileceğimden çok daha hızlı akıyor. Dolayısıyla, beni güncel olarak takip etmek isterseniz, Instagram sayfama uğramaktan çekinmeyin. Orada beni daha yakından tanıyabilir, yaptıklarım hakkında daha fazla bilgi edinebilir ve benimle birlikte hayatı keşfedebilirsiniz!

Melike Dede Kimdir?

1991 yılından beri bu muhteşem gezegende yaşıyorum. Yaşın sadece bir illüzyon olduğuna ve deneyimlerimiz dışında hiçbir şeyi değiştirmediğine inananlardanım.

Hayatımın ilk yıllarına utangaç, yalnız, ama yine de sevimli bir kız olarak başladım. Ardından, mücadeleci bir ergen haline dönüştüm. Liseye başladığımda diğerlerine uyum sağlamaya çalıştım ve bu üniversite yıllarımda da devam etti. Ancak, çok geçmeden gerçek mutluluğun, kendimi her şeyden ve herkesten özgür bıraktığımda ve ruhumu takip ettiğimde geldiğini fark ettim.

Türkiye’de küçük ve muhafazakar bir şehirde doğup büyüdüm. Üniversite eğitimimi İstanbul Aydın Üniversitesi’nde tamamladım. 2014 yılında Hukuk Fakültesi’nden mezun olmak üzereyken, hocalarım tarafından izleyeceğim yol konusunda çeşitli telkinler almaya başladım. Akademik başarılarım ve araştırmaya olan tutkum göz önüne alınarak profesyonel gelişimim için yüksek lisans eğitimi alarak kariyer basamaklarını tırmanmam gerektiğine ikna edildim.

Melike Dede kimdir? Mandala yapmayı seven biridir.
Mandala yapmaya bayılıyorum. Duvarlarınıza asabileceğiniz çeşitli mandala tasarımlarımı ve hazır mandala boyama sayfalarımı satın almak için Shopier dükkanımı ziyaret edebilirsiniz: Shopier Dükkanım Ayrıca @melkedi hesabını takip ederek kendi mandalalarınızı çizmeyi öğreneceğiniz mandala atölyelerinden haberdar olabilirsiniz.

Üniversite Mezuniyeti ve Yüksek Lisans Girişimi

Üniversitenin son haftasında, Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden birinde yüksek lisans programının sınavlarına hazırlanmaya başladım. Sınırlı bir zamanım olmasına rağmen (sadece üç gün), kararlı ve kendinden emindim. Her zaman çalışkan bir öğrenci olmuştum ve hiçbir şey beni durduramazdı. Sınavlar için hazırdım!

Ancak, kaderin kendi planları vardı. Bir şekilde, sınav sorularına verebileceğim en saçma cevapları vermeyi başardım. Sınav kağıdına cevapları yazarken sanki ben değil bir başkası yazıyor gibiydi. Sözlü sınavda da durum farksızdı. Hocaların cevaplarımı duyduktan sonra yüzlerinin aldığı şaşkın ifadeyi hala unutamıyorum. Ben bile ağzımdan çıkan cümleler karşısında şok olmuştum.

Mülakatı tamamladıktan sonra Beşiktaş’taki bir parka gidip hüngür hüngür ağladım. Ağlamam saatler sürdü ve bu savunmasız anımda, mendil satan küçük bir kız ve evsiz bir adam beni teselli etti. Tabii o esnada bu deneyimin, hayatımdaki en güzel dönüm noktalarından biri olacağını bilmiyordum.

Melike Dede İran seyahatleri
Bu fotoğraflar İran’dan. Gittiğim ülkelerle ilgili ayrıntılı rehberleri menüdeki “Ülkeler” kısmında bulabilirsiniz.

Çalışma Hayatım

Bunun ardından stajımı tamamlamak için özel bir ofiste çalışmaya başladım. Ofiste harika insanlarla birlikte çalışıyordum. Birkaç arkadaş bağlantısı sayesinde, biraz da tesadüf eseri, Türkiye şartlarında bulunması zor bir ortama düşmüştüm. Ancak, çalıştığım alan çalışmayı hayal ettiğim alan değildi. Yine de tamamen nefret ettiğimi de söyleyemem, çünkü her şey benim için yeniydi. Konu ne olursa olsun, öğrenme süreci tatmin ediciydi.

Stajımı bitirdikten sonra aynı ofiste avukat olarak çalışmaya devam ettim. İlk başta her şey yolunda görünüyordu. Yabancı müvekkillerle çalışıyorduk, dil becerilerimi geliştiriyordum, para kazanıyordum ve büyük ihtimalle başka bir yerde bulamayacağım türden deneyimler kazanıyordum. Ancak bir gün, bir rutinin içinde sıkışmış olduğumu fark ettim. Aynı anda panik ataklar yaşamaya başladım, bu da beni uyandıran en önemli sinyal oldu.

Bazılarına göre fiziksel sorunlar genellikle ruhun bizimle iletişim kurma şeklidir. Bu konudaki düşüncelerinizi bilmiyorum, ama ben bunun çoğu durumda doğru olduğunu gördüm. Panik atak yaşamaya başladıktan sonra, bir değişiklik yapmanın gerekliliğini anladım. Tam olarak neyin değişmesi gerektiğini bilmiyordum, ancak bir değişimin gerekli olduğundan emindim. Hayatımın en berbat dönemlerine denk düşen o panik ataklar benim kurtarıcım oldu.

Çalışırken, Almanya’da bazı yüksek lisans programlarına başvurma kararı aldım. İki okuldan kabul aldım ve konaklama arayışına girdim. Ancak o zaman kalbimin bu plan için çarpmadığını gördüm. Bir adım geri çekilince gerçekten istediğim şeyin bu olmadığını anlamam uzun sürmedi.

Bu arada, yurt dışında yüksek lisans yapmakla ilgili bildiğim şeyleri bu yazıda anlatmıştım. Merak edenler olursa buraya bırakıyorum: Yurt Dışına Gitme Yolları Nelerdir?

Melike Dede kimdir? Yemek yemeyi seven biridir.
Melike Dede kimdir? Yemek yemeyi seven biridir.

Şans, Kendi Derinine Bakabildiğinde Gelir

İstemediğim şeyin ne olduğunu çok geç olmadan fark ettiğim için kendimi şanslı sayıyorum. Bu, hayatımdaki bir başka dönüm noktası oldu. Yeni bulduğum cesaretle, hayatımı değiştirecek bir yolculuğa çıkmaya karar verdim. İstanbul’dan Hindistan’a bisikletle seyahate başladım ve bu yolculuk maceralarla, zorluklarla, iniş çıkışlarla doluydu. Yolda olağanüstü insanlarla karşılaştım ve her deneyim beni farklı, daha gerçek bir versiyonuma yaklaştırdı.

Yolda olmak, şüphesiz hayatımda verdiğim en iyi kararlardan biri oldu. Bu yolculukla birlikte, bir zamanlar imkansız olduğuna inandığım birçok şeyin aslında oldukça mümkün olduğunu keşfettim. Ulaşamayacağımı düşündüğüm şeyleri yapabileceğimi fark ettim. Kırk yıl uğraşsam kazanamayacağım bakış açıları kazandım. Sayısız insanla tanıştım ve en önemlisi, sevginin dönüştürücü gücünü çok kez şahit oldum.

Melike dede, bisikletle Hindistan yolculuğu
Bisiklet seyahatimden sabahın ilk ışıklarıyla birlikte çekilmiş, çok güzel anıları olmasa da muhteşem bir manzarası olan bir Hindistan fotoğrafı.

Geçimimi Nasıl Sağlıyorum?

Önceden avukat olarak çalışıyordum ve bu mesleğin pek de hoşuma gittiğini söyleyemem. Çıktığım yolculuk sayesinde, başka olanakları keşfetmeye başladım. Oysa o zamana kadar ne okuduysam onunla ilgili bir şey olmak zorunda olduğumu zannederdim. Hukuk okumuş biri neden mücevher tasarımcısı olsun ki? Sonuçta o hukuk okudu… Ama bununla ilgili fikirlerim çok geçmeden değişti.

Seyahat ederken farklı işleri deneme imkanım oldu. Kendime günce tutmak için blog yazmaya başladım ve deneyimlerimi paylaşmak için sosyal medya dünyasına girdim. Gittiğim ülkelerde, resepsiyonda çalıştım, İngilizce öğretmenliği yaptım ve hatta sokak müziği yapmak ve tezgah açarak yaptığım kolyeleri satmak gibi küçük ama son derece zenginleştirici işlerle uğraştım. Tüm bu deneyimler bir soruyu beraberinde getirdi: Tek bir şey olup neden keşfedebileceğimiz diğer her şeyden vazgeçelim ki?

Yıllar boyunca hikayemi yazı yoluyla başkalarına anlattıktan sonra, blog yazmanın beni mutlu eden şeylerden biri olduğunu gördüm. Deneyimlerimi paylaşarak blog yazma konusunda bilgi ve zamanla uzmanlık kazandım. Eğitimler aldım ve süreç içinde bir SEO uzmanı oldum. Bugün, kendi blogum için yazılar yazıyor, yaptıklarımı sosyal medyada paylaşıyorum (özellikle alternatif yaşam tarzı arayanlar için) ve SEO yazarlığı dahil olmak üzere markalara profesyonel SEO hizmetleri sunuyorum. Ve en güzel kısım şu: Yaptığım işten gerçekten çok memnunum. (En azından şu an için ve bir gün memnun olmazsam değiştirme cesaretini gösterebileceğimi biliyorum.)

Bu iş, diğer ilgi alanlarıma zaman ayırmamı da sağlıyor. Profesyonel sorumluluklarımın yanı sıra, sertifikalı bir masaj terapistiyim. Tır şoförü olmak için eğitimler alıyorum. Piyano çalmayı öğreniyorum ve mandala yapıyorum. Ayrıca dil kurslarına vakit ayırıyor ve sosyal medyada aktif olarak yer alıyorum. Ve tabii ki, profesyonel tembel olarak yan gelip yatmaya ve işlerden çok bunaldığımda kendimi oyun oynamaya vermeye de vaktim oluyor.

Eğer blog yazmaya veya metin yazarlığına ilgi duyuyorsanız, şu yazımı şöyle bırakıyorum: “Blog Yazarak Nasıl Para Kazanılır

Melike dede kimdir? Tayland'ta ingilizce öğretmenliği yapmak
Tayland’ta İngilizce öğretmeni olarak çalıştığım zamandan bir fotoğraf. Bu yazıyı inceleyebilirsiniz: Tayland’ta İngilizce Öğretmeni Olmak

Neden Veganım?

Her şeyden önce barış içinde yaşamak benim için önemli. Ortada bir ölüm kalım meselesi olmadığı sürece her şeyle barış içinde yaşamak istiyorum. Her bir varlığın kendi yolunda özgür olmasını arzuluyorum. Kendimi bir kafeste yaşarken hayal ettiğimde, soluğum kesiliyor. Tutsak olduğumu düşündüğümde ise bunun ne kadar korkunç olacağını tasavvur dahi edemiyorum. Başkası için böyle bir kaderi nasıl kabul edebilirim?

Bakış Açım: Basitlik

Hayatta basit şeylerden mutluluk duyuyorum. Kitap okumaktan, hamakta uzanmaktan, lezzetli yemeklerin tadını çıkarmaktan, kaykay yapmaktan, mandala boyamaktan, çocuklar ve hayvanlarla vakit geçirmekten, yürüyüş yapmaktan, yıldızlara bakmaktan, ağaçları izlemekten ve hatta kuş gözlemi yapmaktan (henüz başlangıç seviyesinde olsam da) zevk alıyorum. Ayrıca kısa hikayeler yazmayı, seyahat etmeyi, yüzmeyi ve daha birçok şeyi çok seviyorum.

Hayatımın çoğunda, sihirli bir değneğin tüm canlılara adalet ve sevgi getirebileceği inancını taşıdım. Ancak sonunda fark ettim ki, sihirli değnek bizmişiz.”Dünyada görmek istediğin değişim ol” cümlesinin hayatımdaki en etkileyici dönüm noktalarından bir diğeri olduğunu bu vesileyle söylemek isterim.

Bir yerlerde karşıma çıkan bu söz, beni çok etkilemişti. O zamandan bu yana, kişisel dönüşümümün etrafımı nasıl etkilediğini gözlemlemek gerçekten dikkat çekiciydi ve hala etkisini sürdürüyor.

Hayatımı basit bir felsefe üzerine inşa etmeye çalışıyorum. Dünya görüşüm, mümkün olduğunca az yargıda bulunmak, gerçekten ihtiyaç duyduğum kadarını tüketmek, kendimi başkalarının hayatlarıyla ilgilenemeyecek kadar çok kendimle meşgul etmek ve sonsuz sevgiyi kucaklamak etrafında dönüyor. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.


Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim. Beni tanımak istediğiniz için çok mutluyum. Minnettarlığımın bir göstergesi olarak, muhteşem kedi arkadaşım Tokyo’nun da olduğu “sıfır havalı” anlarımdan bazı fotoğraflarımı aşağıda paylaştım. Siz de kendi “cool” olmayan anlarınızın tadını çıkarmayı unutmayın. 🙂

Her bir adımında en gerçek versiyonunuza yaklaşacağınız, çok eğlenceli, keyifli, mutlu, sağlıklı, özgür bir yaşam diliyorum.

Tokyo kimdir? İnsanları kucakları ve masaj yapan parmakları için kullanan harika bir kedidir.

Eğer yazdığım yazılardan haftalık olarak haberdar olmak isterseniz yukarıdaki görsele tıklayarak haftalık bültene abone olabilirsiniz. Spam mail göndermem, size bir şey satmaya çalışmam, herhangi bir ücret ödemeniz gerekmez. Basitçe o hafta blogda yazılan yazılar otomatik olarak mail adresinize gönderilir. Mailler bazen spam klasörünüze düşebilir, bu durumda spam klasörünüze bakmanız gerekir. Abone olanları öpüyor, haftalık bültenlerde görüşmek üzere diyorum.