Uçak Korkusu ile Seyahat Etmek için Öneriler

Uçak Korkusu ile Seyahat Etmek için Öneriler

Eğer uçaktan korkuyorsanız ve uçak korkusu seyahat etmenize engel oluyorsa, aramıza hoşgeldiniz. İnsanların büyük bir kısmının anlam veremediği uçak korkusuna sahipseniz seyahat etmek sizin için bir hayli zor olabilir. Hele bir de panik atak gibi bir dertten muzdaripseniz uçak korkusu hayatınızın ön sıralarında yer alıyor olabilir. Üzülmeyin, yalnız değilsiniz.

Peki uçak korkusuyla seyahat etmek mümkün mü? Eğer mümkünse bunu nasıl yapacağız? Uçak korkusu nasıl yenilir? Kimi endişe etmesine rağmen uçağa binerek, kimi doktorundan aldığı uyku ilaçlarını kullanarak, kimi kendini telkin ederek uçakla seyahat etmeyi bir şekilde başarıyor. Ama burada en önemli olan şey uçak korkusunun ne evrede olduğu ve sizi ne kadar strese soktuğu. Sizin korkunuz uçak lafı geçtiğinde bile endişe atakları yaşamanıza sebep olacak kadar fazla olabilir ve seyahat planlarınızı uçağa binmekten kaçınacak şekilde yapıyor olabilirsiniz. Hepsi normal.

Eğer uçaktan korkuyorsanız ve ne yaparsanız yapın bir türlü bu korkuyu yenemiyorsanız bu da çok normal, sizde bir sorun yok. Uçak korkunuzun temelinde hiç haberdar olmadığınız bir şeyler yatıyor olabilir ve bunun için profesyonel bir yardım çok işinize yarayabilir. Bu yazı profesyonel bir yardımdan çok, katlanılabilir bir korku ve tedirginlik yaşayanlar ve buna rağmen yine de uçak seyahati yapabilenler için kendilerini rahatlatabilecekleri bazı yöntemleri içeriyor.

Bu yöntemlerin yanı sıra, ben de uçak korkusu yaşayanlar kervanında yer alan biri olarak, kendi deneyimlerimi size en başından sonuna kadar aktarmak istiyorum. Belki ortak noktalarımız vardır ve benim denediğim, başarılı olan ve olmayan yöntemler size de yardımcı olur. Bu yazı hiçbir şekilde korkularınızın üstesinden gelmeniz konusunda bir garanti vermiyor, ama yine de sürecimi sizinle paylaşmak istedim. Yazının sonunda bu yazıyı ilk yazdığım zamandan yıllar sonra yaptığım kademeli eklemeleri de okumanızı tavsiye ediyorum.

Uçak Korkusu için Sakinleştirici Yöntemler: Uçak Korkusuyla Seyahat Etmeyi Nasıl Başarıyorum?

Normalde uçağa binerken her seferinde “Oley, yine bulutlara gideceğiz.” diye çocuklar gibi şen olan ben, seneler önce birden bire uçak korkusu yaşamaya başladım. Bu korku beni o kadar muzdarip etti ki, çıktığım bütün uzun seyahatlerin ana başlığı “Nasıl uçağa binmeden gezerim?” oluyordu. Daha sonra bazen durumun gerekliliği yüzünden uçak yolculuğu yapmam gerekebileceğini acı bir şekilde öğrendim. Bunu ilk yaşadığım seyahatim bisiklet yolculuğum olmuştu. İran-Pakistan-Hindistan olarak kurguladığım bisiklet rotasında Pakistan vizesi alamayınca Şiraz’dan Mumbai’ye aldığım son dakika biletiyle bir değil, iki değil, tam üç aktarmayla uçmak zorunda kaldım ve bu korkumla yüzleşmek benim için kaçınılmaz oldu.

Daha sonra da yine bu yolculuk sırasında Hindistan’dan Tayland’a uçtum ve bir daha uçağa binmemeye yemin ettim. Fakat bir aile bireyimi kaybettiğim için, son uçak yolculuğumdan aylar sonra yine bir son dakika biletiyle Tayland’tan Türkiye’ye iki aktarmayla tek başıma gelerek tükürdüğümü yaladım ve yine uçağa bindim. Tabii bu uçuşların nasıl geçtiğini bir allah bir de ben biliyorum.

Türkiye’ye döndükten sonra da yurt içinde ve yurt dışında sadece 4-5 kez iki saati geçmeyen uçuşlar yaptım. O sıralarda uçak korkumu yenmiş gibiydim ama daha sonra ne olduysa bir daha uçağa binmekten hep kaçındım.

Yıllar sonra aldığım profesyonel destekler sayesinde uçak korkusu ile baş etmeyi öğrenip tekrar uçağa binmeye başladığımda ise, eskiden duyduğum tüm endişeler artık gerçekçi olmayan korkunç senaryolardan ibaretti. Bu değişimin nasıl gerçekleştiğini yazının en sonundaki ekleme kısmında uzun uzun anlattım.

Uçak Korkusu için Sakinleştirici 5 Önemli Düşünce:

Yazının bu kısmında, profesyonel destek almaya başlamadan önce uçak korkusu yaşayan biri olarak uçak yolculuğuna nasıl hazırlandığımdan ve nasıl çok fazla ayılıp bayılmadan uçabildiğimden bahsedeceğim.

Aşağıda anlattığım şeyler, benim gibi uçak korkusu yaşayan insanlara yardım etmek için içerik oluşturan psikolog ve psikiyatrların bilgilendirmeleri sayesinde bulduğum yöntemlerdir. Ve bu yöntemler kesinlikle uçak korkusu katlanılabilir düzeyde olan kişiler için geçerli. Eğer bu korkunuzla yüzleşmeye hazır hissetmiyorsanız, uçak korkunuz sizi çok fazla strese sokuyorsa, bu stresle başa çıkamayacağınızı düşünüyorsanız uçak korkusuyla seyahat konusunda mutlaka uzman desteği alın.

Eğer bu korkuya katlanabiliyorsanız, sizi uçuş yapmaktan alıkoymuyor ama yine de uçmak söz konusu olduğunda strese sokuyorsa aşağıdaki bilgileri okumak çok işinize yarayabilir.

1. Başka korkularınız varsa önce onlarla yüzleşin.

Eğer uçaktan başka otobüs, metro gibi yerlerde bulunmaktan da korkuyorsanız işe önce ufaktan başlayın. Doğrudan uçakla seyahat etmek yerine yüzleşmeyi daha makul bulduğunuz diğer araçlarla ilgili korkularınızla yüzleşin.

2. Telkin ve müziklerden faydalanın.

Uçak korkum katlanılabilir seviyedeyken uçağa bineceğim kesinleştiği andan itibaren her gece uçak korkusuyla ilgili telkinler dinlemeye başlıyordum. Uçağa bineceğim gün gelince öncelikle panik atak yaşayabileceğim konusunda kendimi uyarıyordum ki hazırlıksız yakalanmayayım. Uçak yolculuklarım için hazırladığım bir playlistim vardı. Bu playlistte telkinler, subliminal mesajlar ve klasik müzikler eklemiştim ve uçuş boyunca bunları dinliyordum. (Tabii bunları güvenilir bir kaynaktan bulmak çok önemli.)

Bu yöntemler korkumu büyük ölçüde yenmem ve stresimi azaltmam konusunda bana epey yardımcı olmuştu. Genelde uçuşlarımın gidişleri biraz heyecanlı geçiyordu ama dönüşlerinde sanki hiç uçak korkum yokmuş gibi güle oynaya uçağa biniyordum.

3. Pilotlarla konuşmayı deneyin.

Bu ne yazık ki her zaman mümkün olmuyor ama şansınızı deneyin. Ben bu konuda genelde şanslıydım. Bazı uçuşlarımda pilotlarla konuşma fırsatını yakaladım. Uçağa bindiğim gibi hosteslere panik atağım olduğunu açıkladım, pilotlarla konuşmamın mümkün olup olmadığını sordum. Uçuş başlamadan önce birkaç kere kokpite girdim. (Pilotlarla konuşsam ne olacak bilmiyorum ama güvenilir tipler mi diye bir kontrol etmek istedim sanırım)

Pilotlar bana uçuşla ve güvenlikle ilgili bilgi verdiler; biraz benimle ilgili sorular sorup kafamı dağıttılar. En sonunda hep birlikte fotoğraf çekildik, şu an hatıra olarak sakladığım uçuş rotasının çıktısını imzaladılar ve bana hediye ettiler. Düşününce epey manyakça geliyor biliyorum ama beni rahatlattı mı? Evet. Bazı havayolları bu konuda oldukça hassas oluyor. Pilotlarla konuşmanız mümkün olmasa bile, kabin görevlileri sizi dinleyip endişeleriniz konusunda içinizi rahatlatabilir.

4. Uçakların güvenliğini araştırın.

Gelin hepimiz kabul edelim, uçaklar gerçekten çok güvenli ulaşım araçları ve her gün binlerce uçak uçuyor. Her gün uçan binlerce uçak hiçbir sorun yaşamadan varış noktalarına varıyor. İstatistiklere göre en çok kazanın kayda geçtiği 2018 yılında bile 15 uçak kazası yaşanmış. 2018 yılında uçan toplam uçak sayısı ise 38.1 milyon. Yani 38.1 milyon uçuş arasında sadece 15 kaza yaşanmış.

“Ama bir kere kaza yaptı mı da herkes ölüyor” dediğinizi duyabiliyorum. Çünkü böyle düşünmekte çok haklısınız. Ama uçak kazalarının bazılarında kazadan hiç yara almadan kurtulan yolcular da oluyor. En çok kaza yapılan yıl olarak değerlendirilen 2018 yılında bahsi geçen kazalarda toplam 556 kişi hayatını kaybetmiş. Ayrıca, allahın işine bakın ki uçaklar genelde kaza yapmıyorlar. Kaza yapma potansiyeli doğduğunda bile bu ihtimali çeşitli güvenlik önlemleriyle ortadan kaldırabilecek teknolojilerle donatılıyorlar. Ayrıca pilotlar birçok senaryonun eğitimini zaten almış oluyorlar.

İstatistiklere göre uçak en güvenilir ulaşım araçlarından biri. Bir uçak kazasına denk gelme olasılığınız 11 milyonda 1. Eskiden biri bana bunu söylediğinde genelde otomatik olarak şunu düşünürdüm: “Peki o milyonda bir kaza ihtimali neden bana denk gelmesin?” Haklısınız, denk gelebilir. Uçak kazasına denk gelmeyeceğinizin bir garantisi yok. Tıpkı bindiğiniz dolmuşun kaza yapmayacağının, kaldırımda yürürken bir araba çarpmayacağının, kafanıza bir kiremit düşmeyeceğinin, boğazınıza bir nohut takılıp nefessiz kalmayacağınızın garantisi olmadığı gibi.

Bunları sizi daha fazla strese sokmak için söylemiyorum. Hayatın böyle bir yer olduğunu ve sonsuz ihtimalin her birinden kaçınarak yaşamamızın mümkün olmadığını, o yüzden kendimizi kısıtlamamızın da bir sınırı olması gerektiğini hatırlatmak için söylüyorum.

5. Türbülanslardan korkmayın.

Türbülansın ne olduğunu hepimiz kabaca biliyoruz değil mi? Uçuş esnasında hava koşullarına da bağlı olarak genel olarak titreme, nadiren de bir düşme hissi yaşanabiliyor. Türbülans, uçuşların alameti farikalarından, tüm pilotlar bu konuda deneyimli ve uçuş sırasında yaşanabilecek olası türbülansların haritaları ellerinde mevcut.

Her ne kadar yaşandığında insanı tedirgin ediyor olsalar da uçuş için ciddi bir güvenlik riski oluşturmadıkları biliniyor. Uçağa bindiğinizde türbülans beklentisinin ne olduğunu hosteslere sorabilirsiniz. Böylece türbülanslara karşı kendinizi hazırlamış olursunuz. Türbülans anında gözlerinizi kapatıp kendinizi bozuk bir yolda giden otobüsteymiş gibi de hayal edebilirsiniz. Zaten allah aşkına, türbülanstan korkana kadar uçaklarla ilgili korkabileceğimiz tonla şey var buna mı takılacağız?


Yıllar sonra gelen ekleme 1: “Uçak bana samimi gelmiyor”

Evet, uçak bana samimi gelmiyor. Bu bazı insanlar için uçak korkusu yaşıyorum demenin bir başka yolu ama ben uçağı samimi bulmuyorum demeyi tercih ediyorum. “Sonuçta insan uçabilecek bir yaratık olsa kanatları olurdu. Kanatları yok, demek ki uçmak için tasarlanmadık. Neden kendimizi uçaklara sokup havalara uçuyoruz?” falan diye de uzatabiliyorum bu bahaneyi. Anlayacağınız üzere uçak korkusuyla seyahat etmeyi artık başaramıyorum arkadaşlar. Bu yazıyı yazdığım dönemlerde başarabiliyordum ama artık uçak söz konusu olduğunda tşk ben almayayım diyorum. Yukarıda bahsettiğim birkaç kısa uçuşun ardından bir daha uçağa hiç binmedim. (Uçmak zorunda olduğum bir durum da yaşanmadı, yaşansaydı uçabilir miydim bilmiyorum.) (Uçtum, onu da aşağıya yazdım)

Aslında bu yüzden önce bu yazıyı siteden kaldırmayı düşündüm ama sonra bunun da başka bir deneyim ve bakış açısı sunabileceğine inanarak bu eklemeyi yapmakla yetindim. Her şeyi her zaman halledemiyoruz ne yazık ki ve bazen bazı korkular durduk yere derinleşebiliyor. Hayat böyle bir şey.

Yukarıda saydığım uçak korkusuyla baş etme yöntemleri uçak korkumun katlanılabilir seviyelerde olduğu zamanlarda faydasını gördüğüm yöntemlerdi. Sizin için de faydalı olabilirler, onları uygulamaya, düşüncelerinize dahil etmeye çalışabilirsiniz. Bu yazıyı yazdığım dönemde uçak korkum için bir profesyonelle görüşmüyordum. Daha sonra uçak korkusu için bir psikoloğa gitmeye başladım. Ama uçak korkusu diye başladığım seanslar beni bambaşka bir evrene soktu ve kendimi travmalar arasında dolaşırken buldum. Kısacası konu sandığımdan çok daha derindi ve spesifik olarak uçak korkusu hakkında konuşmaya uzun zamandır sıra gelmedi. (Psikolojik destek alanlar neyden bahsettiğimi anlayacaklardır. :))

Profesyonel Desteğin Bana Kazandırdıkları

Siz “Profesyonel destek almana rağmen hala mı uçamıyorsun? Demek ki o da işe yaramıyor, bu korku asla gitmeyecek!” diye paniklemeden önce ben bu süreci kısaca açıklamak istiyorum. Destek almaya başladıktan sonra asla yenemeyeceğimi düşündüğüm panik bozukluğumu yendim. Metroya, otobüse, Marmaray’a tekrar korkmadan binebilmeye başladım. Hayata çok daha güzel olduğunu düşündüğüm bir açıdan bakmaya başladım. Yaşadığım yaşamdan çok keyif alıyorum ama uçak korkusunda henüz bir değişiklik yok. Buna korku demek ne kadar doğru onu da bilmiyorum; korkudan çok güvenli bulmadığım bir yere zorunda kalmadıkça gitmemeyi seçmek gibi bir hissi var ama neden güvenli bulmadığım sorusunun altında yatan bir korku olduğu da gerçek. 🙂

Peki neden uçak korkum hala geçmedi? Bu soruya kısaca cevap vermek gerekirse; ne bileyim ben… Gerçekten hiçbir fikrim yok. Korkuma rağmen uçağa binebildiğim zamanlardan bu zamana kötü bir olay yaşamadım, yıllardır uçak kaza raporları izlemiyorum (eskiden deli gibi her gün izlerdim, bu da kontrol manyaklığının bir çeşidiydi sanırım), artık uçak denince anksiyete krizleri geçirmiyorum ama bir şekilde korkumu da yenebilmiş değilim. Gerçi çözmek için ne yaptın diye sorarsanız uçak korkumu çözmek için de aktif bir şey yapmış sayılmam son zamanlarda. Sanırım virüstü bilmem neydi derken ona sıra gelmedi.

Lütfen uçak korkumun devam etmesi sizi hayal kırıklığına uğratmasın. Hepimiz bambaşka olaylar yaşamış bambaşka insanlarız. Bu süre zarfında uçak korkum tekrar nüksetmiş olsa da asla yenemeyeceğimi düşündüğüm bir sürü başka korkuyu yendim ve hayata hiç tahmin etmediğim bir yerden bakmaya başladım. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; uçak korkusu dışında ben, eski ben değilim. 🙂 Ve eminim, bir gün sırası geldiğinde uçak korkusu da tarih olacak ve ben bu yazıya yeni bir ekleme yapacağım.

2. Ekleme: “YAPTIM! Uçak Korkumu Yendim!”

Bu yazıya bir gün bu eklemeyi yapacağımı hiç tahmin etmezdim, ama hayırlı olsun, uçak korkumu yendim. 🙂 (Yani en azından şimdilik) En sonunda uçmak zorunda kaldığım bir durum yaşandı ve ben bu korkudan daha fazla kaçamadım.

Birkaç aylığına Hollanda’ya gitme planı yapmıştım ve tabii ki karadan seyahat edebilmek için de harika bir planım vardı. Ancak bazı vize sorunları nedeniyle uçakla gitmem kaçınılmaz oldu. Bunu öğrendiğim ilk anda yaşadığım hayal kırıklığını görmenizi çok isterdim. Kafamı ellerimin arasına aldım ve saatlerce kara kara düşündüm. Yüzümün feri gitti, öyle söyleyeyim. seyahat zamanına kısa bir süre olunca acil bir çözüm bulmak için araştırmalara başladık. Araştırmalar neticesinde hipnoz yöntemini denemeye karar verdim.

Hipnoz seanslarına başladıktan sonra hem hipnozla hem de bilişsel davranışçı terapiyle aslında mantıklı bir açıklaması olmadığını benim de bildiğim endişelerim ve kaygılarımla ilgili tabiri caizse “kendimi akla mantığa davet etmeyi” öğrendim. Elbette korkum kuş olup uçmadı ama kaygılı düşüncelere kapılıp gitmemeyi artık öğrendiğim için korkuyu yönetmek de çok kolaylaştı. Yine korku duyuyorum ancak yukarıda da açıkladığım gibi uçağın diğer her şey kadar güvenli ve diğer her şey kadar güvensiz olduğunun farkındayım. Bu süreçte korkuma nasıl yapıştığımı ve onunla nasıl bütünleştiğimi görmek beni çok şaşırttı. Gerçekten bilinçaltı çok acayip bir yer 🙂

Bu noktaya gelebildiğim için çok mutluyum. Bugüne kadar denediğim yöntemleri de en kısa zamanda bir yazıda toparlayacağım.

Buraya kadar okuduysanız, benzer deneyimleriniz, korkularınız, sorularınız, eklemek istedikleriniz varsa lütfen aşağıdaki yorumlar kısmından buraya yazın. Böylece herkes görebilir ve birbirimize yardımcı olabiliriz. Herkese kendi yolculuğunda kolaylıklar diliyorum. 🙂


Güncel paylaşımlardan, seyahatlerden ve etkinliklerden anında haberdar olmak için beni Instagramdan takip etmeyi unutmayın! https://instagram.com/melkeontheroad

İlgini Çekebilir

Yorum Bırak

E-posta adresiniz kimseyle paylaşılmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlidir.

1 Yorum

Yeni Yazılar

Kategoriler