Hindistan ve renkli yapısını düşününce aklınıza ilk ne geliyor? Holi Festivali Hindistan ‘da Hintlilerin her sene 13 Mart’ta baharın gelişini kutladıkları bir festival. Aynı zamanda Renklerin Festivali veya Aşkın Festivali olarak da geçiyor. 7’den 70’e herkes, kadın, erkek, genç, yaşlı, çoluk, çocuk hepsi baharın gelişini rengarenk boyalarla kutluyorlar. Ve “Kızamazsın, bu Holi!” anlamına gelen bir de deyimleri var “You can’t be mad this is Holi!” Bu demek oluyor ki üzerinize, kafanıza, gözünüze boya attıkları için kızamazsınız çünkü bu Holi!
Goa’da No Name Hostel’de kaldığımız sırada Hintli bir arkadaşımız bizi yarın önem vermedğiniz kıyafetleri giymemiz için uyardığında çok tedirgin olmuştuk. Herhangi bir yerimizin boyanmasını istemiyorduk. Daha doğrusu asıl istemediğimiz şey kendimizi ve kıyafetlerimizi temizlemeye uğraşmaktı. Ama gelin görün ki günün sonunda her şey pembeye boyanmıştı ve son derece mutluyduk!
Holi festivali Hindistan ‘da yol kesen ve para isteyenlere yarıyor!
Artık herkes ten renginden başka renklere boyanınca gidip yüzelim, en azından boyanın bir kısmını okyanusta temizleyelim dedik. Holi kutlanırken küçük yerlerde çocuklar (bazen yetişkinler de) yol kesiyorlar ve insanlara az bir şey boya sürerek para istiyorlar. O yüzden Holi’yi kutladığınızda iş bitmiyor. Yaklaşık bir hafta boyunca farklı yerlerde farklı günlerde kutlandığı için hala birileri tarafından yolunuzun kesilme ihtimali var. O yüzden sahile giderken yanımıza birkaç paket boya almıştık hani bizi boyamak isteyen olursa biz de onları boyarız diye. Ama tabii insanlar uzaktan 10 tane pembe yaratık gördüklerinde yol kesip para isteme heveslerini de kaybediyorlar herhalde. Ya da baştan aşağıya pembe boyandığımızı ve elimizde hala boyalar olduğunu görünce kaybedecek hiçbir şeyimiz olmadığını anlayıp korkuyorlar ve bizimle savaşmaktan vazgeçiyorlar, bilemiyorum. Sahile yürürken müzikler eşliğinde Holi’yi kutlayanları gördük uzaktan. Hemen hazırladık boyalarımızı ve yürümeye devam ettik. Ama kimse bize salça olmaya cesaret edemedi. Biraz onlarla takıldıktan, dans ettikten sonra sahile doğru devam ettik.
Sahile geldiğimizde herkes birer birer suya girmeye başladı. Bizim yüzdüğümüz alan pembeye boyanmıştı ve biz kıyafetlerimizi sıktıkça, saçımızı yıkadıkça su daha fazla pembeleşiyordu. Çok komik bir görüntü çıktı meydana. Tabi okyanusta da yüzmüş olsak herkes hala pembeydi. Hostele dönüp duş aldığımızda da herkes hala pembeydi. Etrafta 2-3 gün daha pembe insanlar görecektik. Aslında bu bir açıdan iyi bir şeydi. Yollarda bizi durdurmak isteyenler pembe olduğumuzu görünce vazgeçiyorlardı. Yine de sırf bunun için pembe dolaşamazdık. 3 günden sonra renkler yavaş yavaş aktı biz de normal hayatlarımıza geri döndük.
Güncel paylaşımlardan, seyahatlerden ve etkinliklerden anında haberdar olmak için beni Instagramdan takip etmeyi unutmayın! https://instagram.com/melkeontheroad
Yorum Bırak
E-posta adresiniz kimseyle paylaşılmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlidir.